Baktım kar havası, eve gel kör olası

-
Aa
+
a
a
a

Atalarımız bir sözlerinde "Baktım kar havası, eve gel kör olası" demiş. Ama artık kar vb. meteorolojik şartların zorlaştırdığı kent ve kırsal yaşamlarda eve sığınmak yeterli bir çözüm değil.  22-23 Ocak 2004 kar fırtınasının etkileri İstanbul ve Çanakkale dahil olmak üzere şu an hâlâ devam ediyor. Bu ülkenin kıt kaynakları ile yetişmiş bir akademisyen ve bilim insanı olma iddiasında olan biri olarak sizi ve sizler vasıtasıyla halkımızı bilgilendirme görevimi yerine getirmek istiyorum. Bunun için, meteorolojik yönü olan bu problemde meteoroloji bilimi ve teknolojisi dünyada gerçek anlamda nasıl kullanıldığına dair somut ve görsel örnekler vereceğim... Meteorolojik ihbarlarda, nasıl yer, zaman, miktar ve olasılık gibi net veriler ile verildiğini görmek isterseniz örnek olarak şu web sitesine bakınız: http://iwin.nws.noaa.gov/iwin/us/winterstorm.html  (Bundan sonra da ülkemizdeki meteorolojik ihbarların içeriklerine bir bakıp, bu konuda ne kadar basarılı vb. olduğumuza ve bizdeki ihbarların "meteorolojik ihbar" olarak dahi adlandırılıp adlandırılamayacağına kendiniz karar veriniz...)İstanbul veya Ankara'ya (semt), ne zaman (dakika, saat veya saat aralığı ile) ve ne kadar (kaç santim kar) yağacağının veya birikebileceğinin halka nasıl söylendiği veya gösterilebildiğine dair bir örnek vermek gerekirse bkz. http://forecast.uoa.gr/forecastnew.html(Bundan sonra da ülkemizdeki meteorolojik tahminlere bakıp gerçekte ne kadar tahmin oldukları ve basında sürekli olarak yer alan şu kadar, bu kadar başarılı vb. olduğumuza haberlerin doğruluğuna da siz karar veriniz... Bundan sonra da bu vb. web sitelerinde verilen tahminlere bakarak bize verilen hava tahmin ve uyarılardan da daha iyisini kendi başınıza yapıp yapamayacağınızı bir düşünün, lütfen...)Bir meteoroloji radarının gerçekten nasıl çalıştırıldığını ve karla mücadelede nasıl kullanılabileceğini görmek ister misiniz? ABD'nin herhangi bir sehrinde, şu an hangi kasaba ve yollarda yağmur (sarı ve yeşil renk), kar (mavi renk) veya karla karışık yağmur (pembe renk) olduğunu görmek için, http://www.wunderground.com/radar/mosaic.asp adresinde yağışlı bir bölge seçtikten sonra yolları da görmek için 2xVersion 'u tıklayın. Yağışın nasıl hareket ettiğini ve yağmurdan kara dönüşüp dönüşmediğini görebilmek için de Play Animated Loop 'u tıklayınız. (Bundan sonra da, oturduğunuz yerden ve binlerce kilometre öteden ABD'deki bir kasabanın radar bilgilerini görebilirken, ülkemizde var olduğu söylenen bir kaç trilyonluk meteoroloji radarlarının bilgilerine neden ulaşamadığınızı, neden çalışmadıklarını da bir düşünün.)Bir de irili ufaklı dünya şehirlerinin Karla Mücadele için nasıl plan yaptıklarını görmek için http://www.hudsoncountynj.org/dept/public_resources/snow_plan/ web sayfasına bakınız.Son olarak da, 25 Ocak 2004 tarihinde Hürriyet gazetesinde çıkan "Dünyanın Havası Türkiye"den başlıklı haberlerde sizin inanmanızı istedikleri şeylere bakınız... "Türkiye'de günlük tahminlerde yüzde 100, 3 günlük tahminlerde yüzde 98, haftalık tahminlerde ise yüzde 95 başarı yakalandığını vurgulayan Arandi, Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü'nün Dünya Meteoroloji Örgütü içinde saygın bir yerinin olduğunu ifade etti..."Yukarıdaki örnekler verdiğim ülke, meteoroloji teşkilatında çalıştırdığı binlerce meteorolog ve kullandıkları süper teknolojiye rağmen her gün basına "ABD'de günlük tahminlerde yüzde 100, 3 günlük tahminlerde yüzde 98, haftalık tahminlerde ise yüzde 95 başarı yakalandığı" gibi hiç demeç ve dezinformasyon vermiyor; hatta böyle bir oranı da şu ana kadar hiç veremediler. Yaşadıklarımız ve ülkemizin gerçekleri ortada iken neden bir kurum sürekli olarak şu kadar, bu kadar başarılıyız deyip durur?.. Bu konuda daha ayrıntılı bilgi için 29 Ocak 2004 tarihli Hürriyet Seyahat ekinde çıkan "Karlar düşünce biz neden düşer düşer ağlarız" başlıklı yazımı okumanızı tavsiye ederim.Sürekli olarak şikayet edilmek ve kızılmak vb. şeyler pahasına neden bu ve buna benzer yazıları yazıp sizlere bu gerçekleri dile getiriyorum?.. Çünkü gerçeklerimizi örtbas etmenin bu ülkeye bir yararını göremiyorum. Son kar fırtınasında elinde karnesi ile ölen çocuk vb. şekilde mağdur olan binlerce insanımızın da vebalini taşımak istemiyorum... Evet, bu ülkeyi ve onun insanlarını sevenler, lütfen herkes kendi işini yapsın, işler ehline verilsin ve doğrular söylensin...